×
SORU CEVAP

Bonding işlemi gören dişlerinin boyutları artırılmış ise ön dişlerle aşırı ısırma koparma davranışlarından özenle kaçınılması bonding tedavisinin ömrünü uzatıcaktır.

Devital beyazlatma / kanal tedavisi sonrası koyulaşan dişlerin beyazlatılması işlemi güvenli bir işlemdir. Yapılan çalışmalarda oldukça az sayıda kişide yan etkiler gözlenmiştir.

Devital beyazlatma / kanal tedavisi sonrası koyulaşan dişlerin beyazlatılmasının ortalama ömrü 1-3 yıl arasında değişebilmektedir.

Dişin görünen yüzeyine hiçbir işlem uygulamadan ve neredeyse hiç dişe dokunmadan yapılan bir beyazlatma işlemidir. Bu işlem yapılırken dişe anestezi yapılmasına gerek yoktur.

Devital beyazlatma / kanal tedavisi sonrası koyulaşan dişlerin beyazlatılması sonrası günlük rutin bakım ve yıllık diş hekimi kontrolleri dışında herhangi bir önleme gerek yoktur.

Bonding tedavisi diş başına ortalama 45 dk gibi bir sürede tamamlanır. Tek seansta 6 dişe kadar işlem yapılabilir. Bonding uygulanan hastalar 7-10 gün sonra kontrol seansına çağırılır son kontroller yapılır. Tedaviyi takip amaçlı yıllık kontroller tavsiye edilir.

Bonding fiyatları uygulanan diş adetine ve işlem yapılacak dişteki çapraşıklığa ve boşluk adedine göre değişiklik gösterebilmektedir.

Bonding işleminde diş yüzeyinin bondinge hazırlanması için hafif pürüzlendirmeler yapılır. Diş yüzeyinde yapılan bu değişiklikler çoğu zaman gözle görülemeyecek düzeydedir. Bu açıdan estetik/koruyucu diş hekimliğinin en popüler tedavi seçeneklerinden birisidir.

Estetik diş tedavi seçenekleri arasında uygulanabilecek en koruyucu yaklaşımlardan birisi olan bonding işlemini dişte oluşabilecek yan etkilerin minimalize edildiği bir estetik tedavi yaklaşımıdır.

Tek seansta yapılabilen bir gülüş tasarımı seçeneğidir. Diş yüzeyinde minimal değişiklere sebep olduğundan oldukça koruyucu bir işlemdir. Diş hekimliğinde yapıştırıcı teknolojilerinin gelişmesiyle gülüş tasarımında en çok kullanılan yöntemlerden birisi olmuştur.

Dişeti kanaması, dişeti iltihabının en önemli göstergesidir. Mutlaka bir diş hekimine başvurulmalıdır.

Bonding yapılan bölgenin, diğer dişlerimizi de kırabilecek gıda ve cisimlerce zorlamaması gerekmektedir. Bonding uygulanan dişlerin bakımı doğal dişlerimizin bakımı gibidir; günlük 2 kez fırçalama ve diş ipi uygulaması tavsiye edilmektedir.

Çene içerisinde gömülü kalan bu dişlerin cerrahi çekimi uzman bir hekim tarafından, modern koşullarda yapılmalıdır. Operasyon, lokal anestezi altında yapılmaktadır. Genel anestezi ise tüm yirmi yaş dişlerinin çekildiği, bulantı refleksi ve aşırı korkusu olan hastalarda tercih edilmektedir. Operasyon çoğu zaman 20-30 dakika sürmektedir. İdeal koşullarda ve uzman bir ekip ile yapılan operasyondan sonra şikayetler minimum olmaktadır. Çekim yerinin iyileşme sürecine bağlı ödemin (şişliğin) olması normal karşılanmaktadır.

Bonding işlemi sonrası düzenli kontollere gelindiği ve gerekli bakımın hastalar tarafından gösterildiği sürece uzun yıllar hizmet edebilecek estetik diş tedavisi seçeneğidir.

Kompozit lamina işlemi ortalama diş başına 30dk-60dk arasında sürer. Bir seansta 6 dişe kadar uygualama yapılabilir. İşlemden 7-10 gün sonra son kontroller için randevu verilir.

Kompozit lamina yapılacak diş ve boşluk sayısında, çapraşıklığın şiddetine göre fiyatlandırılır.

Kompozit lamina işlemi sırasında diş yüzeyinde sadece ortalama 0.2-0.3 mm pürüzlendirmeler yapılır.

Gülüş tasarımı tedavisi seçenekleri arasında en koruyucu yaklaşımlardan birisidir. Diş yüzeyinde minimal değişiklikler yapılarak uygulanır. Çoğu zaman tek seansta yapılabilen bir tedavidir.

Kendi dişlerimizde olduğu gibi dişlerin kırılmasına neden olabilecek sert gıda ve cisimlerle ısırma yapılmamalıdır. Günlük olarak 2 kez diş fırçalama ve diş ipi kullanımına devam edilmelidir. Zamanla renklenmesinin önüne geçebilmek için yıllık kontroller aksatılmamalıdır.

Kanal tedavisi yapılacak dişe lokal anestezi uygulandığından dolayı herhangi bir ağrı hissedilmez.

Bu dişin durumuna göre değişir. Bazı durumlarda tek seansta sağlıklı bir dolgu yapılabileceği gibi bazı durumlarda da birden fazla seans (dokulardaki iyileşmeden emin olana kadar) devam edebilir.

Dişin tekrar çürümesini ve enfekte olmasını önleyici tedbirler alındıktan sonra kanal tedavili bir diş ömür boyu kullanılabilir. Bu süreçte düzenli diş hekimi kontrolü şarttır.

Ülkemizde halk arasında çene cerrahı olarak bilinen ağız, diş ve çene cerrahisi uzmanı diş hekimleri bu işin özel eğitimini almaktadırlar. Uzmanlık yaptıkları süre boyunca rutin bir işlem olarak gömülü dişlerin cerrahi prosedürünü gerçekleştirmektedirler.

Teorik olarak dişin kökünün 2/3'ünün oluştuğu zamandır bu da çoğu zaman 18-22 yaş aralığına rastlar. Genç yaşlardaki operasyonlar teknik olarak daha kolaydır ve iyileşme daha çabuk ve sorunsuz olur. yaşın artmasıyla birlikte işlem biraz daha zorlaşır ve iyileşme dönemi de uzar.

Tek seansta yapılabilen bir gülüş tasarımı seçeneğidir. Diş yüzeyinde minimal değişiklere sebep olduğundan oldukça koruyucu bir işlemdir. Diş hekimliğinde yapıştırıcı teknolojilerinin gelişmesiyle gülüş tasarımında en çok kullanılan yöntemlerden birisi olmuştur.

Dişeti iltihabının şiddetine göre diş hekimi tarafından uygulanacak olan tedavinin ardından, hekiminizin önerisi doğrultusunda macun ve gargara kullanabilirsiniz. Ancak, tek başına bu ürünler dişeti kanamasını önlemez.

Cerrahi operasyonun yapıldığı gün dikişli bölgelere dikkat ederek diş fırçalanmalıdır.

Eksik dişin önündeki, arkasındaki ve karşısındaki dişler zamanla eksik olan diş bölgesini kapatırlar. Eksik diş bölgesinin karşısındaki diş uzar, yanındaki dişler ise eksik diş bölgesine doğru yatarlar. Bu şekilde dişlerine ağızdaki pozisyonlarının bozulması eksik diş bölgesinin yanındaki ve karşısındaki dişlerde dişeti problemlerine, diş çürüklerine ve sonuçta bu dişlerin de kaybına neden olur. Bununla birlikte çiğneme etkinliği azalır ve çene ekleminde problemler ortaya çıkabilir.

Normal bir yara iyileşme kapasitesi olan, ağız hijyenini sağlayabilecek, yeterli miktarda ya da yeterli miktara ulaştırılabilecek potansiyelde sağlıklı kemik yapısına sahip herkes implant tedavisi görebilir. 

İmplant, sağlam, rahat ve güvenilir bir uygulamadır. İmplantlar üzerine yapılan protezler, gerçek dişlerin yerini alırken en doğal yapıyı oluştururlar. Eksik dişlerin tamamlanması sürecinde, sağlıklı dişlere dokunulmamış olur. İmplant, doğal dişin yerine geçen bir özel uygulama olarak, diş kayıplarının yol açacağı her türlü soruna kesin ve en sağlıklı çözümü getirmektedir.

Evet. Yalnızca, gençlerde kemik gelişiminin tamamlanması gerekmektedir. Bu da kızlarda 16-17, erkeklerde ise 18 yaşına kadar gerçekleşmektedir. Erişkinler için üst yaş sınırı yoktur. 

Bu süre, genel sağlık durumu, implantın günlük bakım ve temizliği gibi birkaç değişkene bağlıdır. Yine de başka her türlü tıbbi müdahalede olduğu gibi, prensip olarak, hayat boyu garanti vermek mümkün değildir.
İmplantların başarısı için genel sağlığın iyi olması, yani yeterli "iyileşme potansiyeli" olması, doğru teşhis konulması ve implantın temizlik ve bakımının doğru yapılması gerekmektedir. Bunun yanında uzman hekim tarafından uygun cerrahi ve uygun protez yapılmış olması gereklidir. Ayrıca, çok fazla sigara içilmesi ve/veya aşırı alkol kullanılması başarıyı olumsuz etkileyecektir. Yukarıdaki faktörlere bağlı olarak implant başarısı %90-100 arasında değişebilir.

İmplantlar titanyum denilen biyolojik uyumlu maddelerden yapılmaktadır. Bu nedenle bir "doku reddinden" söz edilemez.

Tıp ve diş hekimliği dünyasında diş implantlarının kansere neden olduğunu gösteren tek bir örnek bile yoktur.

Diş implantlarının temel uygulama alanı diş eksikliğinin giderilmesidir. Diş eksikliği giderilirken kozmetik iyileşmeler de elde edilebilir.

İmplant uygulamaları bir dizi karmaşık ve uzun süreli işlemleri gerektirir. Dolayısıyla rutin diş hekimi hizmetlerinden daha yüksek bir harcama gerektirirler. İmplant tedavileri tamamlanan hastalarda yapılan bir araştırmada, hastalar yaptıkları yatırımın karşılığını aldıklarını ve gerekirse aynı şeyi tekrar yaptıracaklarını belirtmişlerdir.

Operasyon lokal anestezi ve sedasyon ile hiçbir ağrı ve rahatsızlık duyulmadan yapılabilmektedir. Operasyondan sonra herhangi bir diş çekiminden sonra da duyulabilecek hafif bir ağrı veya şiş olabilir. Bunlar da ağrı kesicilerle ve gerekli önlemlerle rahatlıkla giderilebilir.

Cerrahinin süresi yerleştirilecek implant sayısına ve hastanın koşullarına bağlı olarak yarım saat ile birkaç saat arasında değişebilir. Operasyondan sonra, implant ile kemiğin kaynaşması için (osseointegrasyon) 3-4 ay kadar beklenir. Daha sonra bu implantlar üzerine, birkaç seans süren bir uygulama ile protezler yerleştirilir. Bazı uygun koşulların sağlanabildiği durumlarda hiç beklemeden de protez yapılabilmektedir.

Ortodontik tedavi için bir üst yaş sınırı bulunmamaktadır. Yetişkin hastalar da ortodontik tedavi olabilir. Yetişkinlerde diş hareketinin daha yavaş olduğu  ya da tedavi süresinin daha uzun olacağı kesin olarak söylenemez. Yetişkin hastalarda eğer iskeletsel (yani kemikle ilgili) bir problem varsa problemin şiddetine göre ortodontik tedaviye ek ortognatik cerrahi müdahale gerekebilir. Yine bu hastalarımızda dişeti hastalığı, restorasyon gerekliliği genellikle çocuklara göre daha çok  görüldüğü için bu sorunların tedavisi için diğer uzmanlık dalları ile işbirliği içinde tedavinin yapılması gerekir

Ortodontik tedavi süresi; çapraşıklık miktarına, hastanın yaşına, uygulanacak tedavi şekline göre değişiklik gösterir. Tedavi kurallarına uyan, ağız bakımına dikkat eden, verilen apareyleri olması gerektiği gibi kullanan hastalar tedavi sürelerini kısaltabilir.

Diş telleri takıldığı esnada hasta herhangi bir ağrı hissetmemektedir.  Takıldıktan sonra ise kullanılan apareylere, hastanın hassasiyetine bağlı olmak kaydıyla yaklaşık 1 hafta kadar oluşan tahrişlerden kaynaklı olarak ya da yeme içme sırasında ağrı olabilir. Bu sürenin sonunda diş tellerine alışıldıktan sonra teller artık rahatlıkla kullanılabilir. 

Dişler fizyolojik olarak ömür boyu hareket etme eğilimindedirler. Ortodontik tedavi ile konumları değiştirilen dişlerine eski hallerine dönme eğilimi söz konusudur. Bu nedenle diş telleri çıkarıldıktan sonra bir süre pekiştirme tedavisi uygulanması gerekir. Pekiştirme tedavisinin süresi hastanın anomalisine bağlı olarak değişkenlik gösterir. 

Diş telleri varken dişler rahatlıkla fırçalanabilir. Ortodontik tedavi gören hastalarda ağız hijyeninin iyi olması çok önemlidir. Aksi taktirde tellerin arasında biriken gıda artıkları ve bunlardan kaynaklı oluşan mikrobiyal flora nedeniyle dişeti hastalıkları ve çürükler oluşabilir. Bu nedenle ara yüz fırçaları ve diş fırçaları ile daha detaylı ve daha sık bir ağız bakımının yapılması gerekir. 

Dişlerin üzerine yapıştırılan diş tellerinin çürüğe neden olma gibi bir etkileri yoktur. Ancak tellerin etrafı gıda birikimine uygun olduğu için ağız bakımını önerilen şekilde yapmayan hastalarda çürük başlangıcı olan beyaz nokta lezyonlarının görülme riski vardır. Bu nedenle ortodontik tedaviye başlanmadan önce hastanın oral hijyen alışkanlıklarının tedaviye uygun olduğuna ortodontistin ikna olması gerekir. 

Hastanın ortodontik tedavi gereksinimi ile ilgil bilgi almak için ilk muayenesi 7-8 yaşlarında yapılabilir. Eğer iskeletsel yani kemikleri ile ilgili bir problem varsa erken yaşta müdahale edilmesi gerekir. Bu tür anomalilerin erken yaşta önlemi alınırsa daha kalıcı ve iyi sonuçlar elde edilebilir. Yanlızca dişsel problemi olan hastaların ise tüm daimi dişleri sürdükten sonra yani 11-12 yaşlarında ortodontik tedavisine başlanabilir.

Tüm yaş grupları için uygulanabilen bir ortodontik tedavidir. Tabi ki yine de tedaviyi uygulamak için uygun olup olmadığınıza, doktorun yapacağı muayene sonunda kesin olarak karar verilebilmektedir. Bu yöntemle orta veya hafif diş çapraşıklıkları tedavi edilebildiği gibi, diş çekimi gerektiren daha zor tedavilerde yapılabilmektedir. 

İnvisalıgn tedavisi özellikle erişkin hastalara uygun bir tedavi sanılsa da aslında 13-14 yaş aralığında da uygulanabilmektedir. Çocuğunuzun bütün süt dişleri düşmüş ve en azından 2. büyük azı dişlerinin kısmi olarak sürmüş olması gerekmektedir.

Dişlerin hareket ettirilebilmesi için şeffaf plaklar tarafından bir kuvvet uygulanır ve bu yüzden plaklar ilk takıldığında bir baskı hissi olabilir ancak dişleriniz bu baskıya kısa bir süre sonra alışacaktır.

Şeffaf plakların gün içerisinde ortalama 20 saat takılması gerekir; sadece yemek yerken çıkartılması önerilmektedir. Onun dışındaki acil ve önemli durumlar için plakları çıkardığınız süre 1 saati geçmemelidir.

İlk  1-2 günlük alışma sürecini atlattıktan sonra konuşurken bir sıkıntı yaşanmaz. Ancak topluluk karşısında ya da bir toplantı sırasında çok uzun süre konuşmak gerekli ise 1-2 saatle sınırlı kalmak suretiyle invisalign plaklarınızı çıkarabilirsiniz.

Invisalign plaklarınızı her sabah ve her akşam ılık suyun altında diş fırçası ile nazikçe ve sıvı sabun kullanarak temizleyebilirsiniz. Ayrıca tedavi başlarken size verilen kit içindeki temizleme tabletlerini de kullanabilirsiniz.

Invisalign tedavi süresi kişiye ve tedavi planlamasına göre değişmekle birlikte hareket istenmeyen bölgeye kuvvet uygulanmadığı zaman normal ortodontik tedavi süresine göre daha kısa olabilir. Bu teknoloji özellikle hafif ve orta şiddetteki çapraşıklıklarda kullanıldığı zaman invisalign tedavi süresi daha kısa olabilmektedir.

Belli bir süreden sonra sigara içmeyen bir kişiye göre plaklar da  sararma olabilir. Ancak plaklar 15 günde bir yenisiyle değiştirileceği için bu sararma sizi çok etkilemez. Sigara içmek sağlığa zararlıdır. Sağlığınız için sigara içmemenizi önemle hatırlatırız.

Bazı durumlarda dişten hiç aşındırma yapmaya gerek olmamakla birlikte ortalama 0,5-1mm kadar hazırlık yapılabilir.

İlk randevuda gülüş tasarımı yapılır hastanın onayı alınır. Yapılacak işlemin durumuna göre 4-7 gün içerisinde işlem tamamlanır.

Porselen lamina dişe yapıştırdıktan sonra oldukça güçlü restorasyonlardır. Aşırı yükleme yapılmadığı sürece kırılması veya düşmesi beklenmez.

Dişi koruyan, sağlam ve estetik özellikleri yüksek bir tedavidir.